"12. Ulastirma ve Haberlesme Surasi ile Kanal Istanbul’un Türkiye için oldugu kadar Türk Bogazlarini kullanan tüm ülkeler için de büyük önem arz ettigini tüm gerçekleriyle paylasma imkanimiz oldu"

 

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, "Ulaştırma ve Haberleşme Şurası’nın çatısını oluşturan ’Lojistik, Mobilite ve Dijitalleşme’ yaklaşımlarını 8 başlık çerçevesinde daha sağlıklı bir biçimde 2071 vizyonu doğrultusunda tam 50 yıl sonrasını düşünerek adımları netleştirdik. 8 Temel Politika Alanlarımızı, kısa vade, orta vade ve uzun vadede toplamda 474 hedefte somutlaştırdık." dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın katılımıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığınca düzenlenen 12. Ulaştırma ve Haberleşme Şurası’nın kapanış oturumu gerçekleştirildi.

Oturumda konuşan Bakan Karaismailoğlu, ulaşım ve haberleşme alanlarında hem yerel hem de uluslararası kamu ve özel sektörün karar vericilerini İstanbul’da buluşturan, ulaşımın ve haberleşmenin dünyadaki ve Türkiye’deki geleceğinin yol haritasının belirlendiği, lojistik, mobilite ve dijitalleşme vizyonu ile geleceğin ulaşım ve haberleşme teknolojilerinin sürdürülebilir bir dünyanın ve yaşamın kapılarını nasıl açabileceğinin konuşulduğu şurada katılımcıları ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu belirtti.

Türkiye’yi 2023, 2035, 2053 ve 2071 hedeflerine taşımak için gerekli adımları büyük bir kararlılıkla atmaya devam ettiklerini ifade eden Karaismailoğlu, bu yaklaşımla, ulaşım alanındaki uluslararası iş birliği fırsatlarını, bölgesel sorunları ve çözüm önerilerini ele almak için düzenledikleri şuraya, 55 farklı ülkeden çok sayıda ulaştırma bakanı ve bakan yardımcıları, uluslararası kuruluşların üst düzey yöneticileri ile ulaşım-iletişim konularında öngörü sahibi kanaat önderlerinin katıldığını bildirdi.

Karaismailoğlu, dünya ölçeğinde büyük değişim sağlayacak mega ulaşım projelerinin masaya yatırıldığını aktararak, şunları kaydetti:

"Kovid-19 sonrasında dünya ölçeğindeki ulaşım stratejilerini ve küresel tedarik zincirinin yeni standartlarını enine boyuna ele aldık. Ekonomi ve ulaşım koridorlarının ülkelere etkilerini tüm yönleriyle tartıştık. Gördük ki ülkemiz adına hayata geçirdiğimiz mega projelerimiz sadece milletimizin takdirini kazanmamış, uluslararası çevreler tarafından da yakından takip ediliyorlar. Türkiye, sadece 4 saatlik uçuş süresiyle, 1 milyar 650 milyon insanın yaşadığı, 38 trilyon dolar Gayri Safi Milli Hasıla’ya sahip ve 7 trilyon 45 milyar dolar ticaret hacmi bulunan 67 ülkenin de merkezi konumundadır. Bu stratejik konumumuzun bize yüklediği misyon ile
ülkemizi, hava, deniz, kara ve demir yollarının bölgesel kesişme ve hub noktası haline getiriyoruz."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde hayata geçirilen Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Bakü Tiflis Kars Demiryolu, İstanbul Havalimanı, Filyos Limanı gibi küresel ölçekli dev ulaşım projeleri ile ne kadar iddialı olunduğunu tüm dünyaya kanıtladıklarını vurgulayan Karaismailoğlu, "Çanakkale Boğazı üzerinde yükselen ve Asya’yı yeniden Avrupa ile birleştirecek 1915 Çanakkale Köprüsünde yapım çalışmalarımızı 18 Mart 2022’de bitirecek şekilde başarıyla sürdürüyoruz. Dünya lojistik sektörü ve denizcilik alanında yeni bir çağın kapısını aralayacak olan Kanal İstanbul projesini de hayata geçiriyoruz." diye konuştu.

Karaismailoğlu, Sazlıdere Köprüsü ve Halkalı Ispartakule hızlı tren hattı ile yapım çalışmalarına başladıkları Kanal İstanbul projesinin uluslararası ölçekte bir ulaşım ve kalkınma projesi olduğunu anlatarak, "12.Ulaştırma ve Haberleşme Şurası ile Kanal İstanbul’un Türkiye için olduğu kadar Türk Boğazlarını kullanan tüm ülkeler için de büyük önem arz ettiğini tüm gerçekleriyle paylaşma imkanımız oldu." şeklinde konuştu.

Haberleşme sektöründe yerli ve milliliğin ne denli önemli olduğu bilinciyle 5G teknolojileri ile birlikte sektördeki yerli ve millilik oranlarını çok daha yukarıya çıkardıklarını belirten Karaismailoğlu, "Akıllı ulaşım sistemlerini yaygınlaştırarak seyahat sürelerini azaltmayı, trafik güvenliğini artırmayı, mevcut yol kapasitelerinin daha etkin ve daha verimli kullanılmasını, mobiliteyi artırmayı hedefliyoruz." dedi.

Karaismailoğlu, bu doğrultuda, Avrupa’yı 2050 yılında iklim-nötr ilk kıta haline getirmeyi hedefleyen Yeşil Mutabakat’a yönelik Ulusal Yeşil Mutabakat Eylem Planı’nı da yayınladıklarını anımsatarak, bilimsel temellere dayalı, insana, çevreye ve tarihe duyarlı, şeffaflık, katılımcılık ve paylaşımcılık ilkeleriyle, bölgesel ve küresel bütünsel kalkınma odaklı bir ulaşım ve iletişim alt yapısı tesis etmeye devam edeceklerini söyledi.

AK Parti hükümetlerinin yönetim ve siyaset anlayışının bir sonucu olan bu atılım sayesinde yük, veri ve insan kavramlarının artık, lojistik, mobilite ve dijitalleşme başlıkları altında ayrı ayrı değerlendirildiğini, geleceğin ulaştırma ve haberleşme yaklaşımlarının bu çerçevede tasarlandığını belirten Karaismailoğlu, "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ‘Güçlü, Büyük Türkiye’ hedefine ulaşmak, ülkemizin adını dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına yazdırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz." diye konuştu.

Karaismailoğlu, yol haritalarını belirlerken, öncelikle yerli ve yabancı sektör temsilcileri ile kanaat önderlerine kulak verdiklerini, Türkiye’nin sadece sınırları içerisinde değil, bölgesinde de etki alanını geliştirmek için atacağı adımların alt yapısını hazırlarken katılımcı bir yaklaşımdan yana olduklarını, bu tabloyu, ortak akıl ile tespit ettiklerini dile getirdi.

1.500’ü aşkın akademisyen, STK temsilcisi, özel sektör temsilcisi ve kamu kurum ve kuruluşlarındakilerin, 3 gün süren sektör toplantılarında, Türkiye’nin sürdürülebilir bir ulaşım ve haberleşme alt yapısına sahip olması için yapılması gerekenleri Haberleşme, Havayolu, Karayolu, Denizyolu ve Demiryolu olmak üzere 5 sektör özelinde topladığını belirten Karaismailoğlu, bu başlıkların Finans Yönetimi, Enerji Verimliliği, Çevresel ve Toplumsal Sürdürülebilirlik, Yönetişim, İnsan Kıymetleri ve Eğitim, Kalite ve Verimlilik, Emniyet ve Güvenlik, Teknoloji, İnovasyon ve Dijitalleşme, Mevzuat olduğunu söyledi.

Karaismailoğlu, "Temel Politika Alanları" diye adlandırabilecekleri bu başlıkları, son derece verimli geçen üç günün ardından şuranın odak konuları olan Dijitalleşme, Mobilite ve Lojistik alanlarında ve 5 sektör özelinde, belirledikleri 474 hedef ile somutlaştırdıklarını söyledi.

Şuranın çatısını oluşturan “Lojistik, Mobilite ve Dijitalleşme” yaklaşımlarını 8 başlık çerçevesinde daha sağlıklı bir biçimde 2071 vizyonu doğrultusunda tam 50 yıl sonrasını düşünerek adımları netleştirdiklerini anlatan Karaismailoğlu, "8 Temel Politika Alanlarımızı, kısa vade, orta vade ve uzun vadede toplamda 474 hedefte somutlaştırdık." dedi.

Kısa, orta ve uzun vade hedefleri

Bakan Karaismailoğlu, kara yolu, demir yolu, denizcilik, hava yolu ve haberleşmede, büyük ve güçlü Türkiye’nin temelini güçlendirecek ulaştırma ve haberleşme alanındaki yatırımlara ilişkin kısa, orta ve uzun vadede koyulan hedeflere değindi.

Karaismailoğlu, demir yolu sektöründe kısa vadede sektörün mevcut ihtiyaç ve gereksinimlerini karşılayacak şekilde Demiryolu Çerçeve Kanunu’nun yayımlanması, milli demir yolu sanayisinin geliştirilmesi, sektörün ihtiyaç duyduğu Ar-Ge ve teknoloji projelerine desteklerin artırılması ve TÜBİTAK, Bilimsel Kuruluşlar ve Üniversite iş birlikleriyle hayata geçirilmesi, lojistik merkezleri, fabrika, sanayi, OSB ile limanlara iltisak hattı bağlantılarının sağlanması amacıyla toplam iltisak hattı uzunluğunun 580 km’ye çıkarılması, yolcu memnuniyetini esas alan, modern müşteri ilişki yönetim modeline kavuşulması, yeni kültür ve turizm rotalarının oluşturulması, Demiryolu Enerji ve İklim Değişikliği Eylem Planının hazırlanması ile karbon salınımını azaltacak stratejilerin belirlenmesi ve hayata geçirilmesi, Lojistik Master Planı dikkate alınarak lojistik merkezlerin etkinliğinin ve verimliliğinin artırılması için işletme modellerinin geliştirilmesi, Raylı Sistem Araç ve alt bileşenlerinin en az yüzde 80 oranında yerli ve milli imkanlarla üretilmesi, karasal taşımacılık içerisindeki demir yolu yük taşımacılığı oranının yüzde 11’e çıkarılması için çalışacaklarını bildirdi.

Bakan Karaismailoğlu, bu sektörde orta ve uzun vadede hayata geçirmeyi planladıkları adımları şöyle sıraladı:

"Geliştirilen Milli Sinyal Sisteminin yaygınlaştırılarak marka haline getirilmesi, sinyalli hat oranının yüzde 65’ten yüzde 90’a yükseltilmesi, TCDD Taşımacılık A.Ş tarafından taşınan yıllık yük miktarının 50 milyon tona çıkarılması, TCDD’nin Türkiye’nin en güvenilir ulaşım markası haline getirilmesi, Demiryolu Enerji ve İklim Değişikliği Eylem Planının hazırlanması ile karbon salınımını azaltacak stratejilerin belirlenmesi ve hayata geçirilmesi, demir yolu hat uzunluğunun 21 bin 130 km’ye çıkarılması, TCDD’nin Avrupa’nın en fazla yük ve yolcu taşıyan markası olması, uzun vade için belirlediğimiz öncelikli hedefimiz ise demir yolu hat uzunluğunun 28 bin 590 km’ye çıkarılması öne çıkan hedefler olarak belirlenmiştir."

Denizcilik sektörü için kısa, orta ve uzun vadede öne çıkan hedefleri de tespit ettiklerini aktaran Karaismailoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kısa vade için denizcilik sektörümüzde ülkemizin deniz egemenlik ve yetki alanlarında deniz trafiğinin; etkin yönlendirilmesine, takip edilmesine, yönetilmesine yönelik strateji belgesinin oluşturulması, kıyı tesislerinin gemi ve kıyı operasyonlarından kaynaklanan; çevresel zararlarının azaltılması ve enerji verimliliğinin artırılmasına yönelik çalışmaların; teşvik edilmesine, kıyı tesislerinin Yeşil Liman olarak sertifikalandırmasına ilişkin mevzuat ile milli teknolojilerin geliştirilmesi, ülkemizdeki kısa mesafe deniz taşımacılığının geliştirilmesi ve ülkemizin konumundan kaynaklı avantajının kullanılabilmesi için Ro-Ro taşımacılığının; mesafe, yeni hat, servis sürati gibi kriterler esas alınarak desteklenmesi ve teşvik edilmesi, Türkiye’nin stratejik projesi Kanal İstanbul’un inşası tamamlanmadan önce; gemi trafik yönetimi, kılavuzluk ve römorkör hizmetleri ile acil durum hizmetlerinin tamamını kapsayan kanal emniyetinin sağlanması için işletme modelinin belirlenmesi hedeflenmiştir."

Karaismailoğlu, bu sektörde orta vade için hayata geçirilecek hedefleri ise şöyle sıraladı:

"Ulusal mevzuatımızın otonom gemi/deniz araçlarının operasyonlarına hazır hale getirilecek, Ar-Ge ve test çalışmaları için alt yapı hazırlıkları tamamlanması, zabitan sınıfı gemi insanlarının ülkemizin en önemli ihracat kalemlerinden biri olmasının sağlanması, tersanelerimizin mevcut kullanılabilir kapasitelerinin planlanması, Marmara dışındaki yeni tersane yatırımlarıyla birlikte kapasitelerinin artırılması, Kanal İstanbul’un hizmete alınmasıyla birlikte; Marmara Denizi için gemi trafik ayrımı düzeni, demirleme alanları ve kılavuz alma ve bırakma noktalarının belirlenerek mevzuat alt yapısının tamamlanması, Kanal İstanbul’un emniyetinin sağlanması için belirlenen işletme modeli çerçevesinde; Gemi Trafik Yönetimi, Kılavuzluk ve Römorkör Hizmetleri ile Acil Durum Hizmetleri yapılarının kurulması, Kanal İstanbul içinde yer alan liman projeleri için işletme modellerinin belirlenmesi, Kanal İstanbul’un hizmete alınmasıyla Kanal’a yönelecek gemiler nedeniyle İstanbul Boğazı’ndaki trafiğin yükünün azalması, bu sayede boğazdaki seyir emniyetinin artırılması."

Karaismailoğlu, denizcilik sektörü için uzun vadede limanlarda ve marinalarda sadece yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması, Türkiye’nin gemi inşa sanayisindeki yerlilik oranının en az yüzde 90 seviyesine çıkartılması için kamu ve özel sektör iş birliği ile gereken çalışmanın yapılması ve bu süreçte yerli ürünlerin kullanılmasının teşvik edilmesi, Kanal İstanbul’un İstanbul Boğazı’ndaki gemi trafiğinin azalmasına sağladığı katkı ile İstanbul Boğazı’nın hem kültürel hem de sportif faaliyetler için vatandaşlar tarafından kullanılmasını sağlamak üzere düzenleme ve yatırımların hayata geçirilmesi adımlarının öne çıkan hedefler olarak belirlendiğini kaydetti.

Bakan Karaismailoğlu, AK Parti iktidarları döneminde “halkın yolu” olan hava yolları sektörünün gelişimine katkı sağlamak, gücüne güç katmak için de hedeflerin tespit edildiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Bu doğrultuda kısa vadede yeni çıkarılan ve çıkarılacak mevzuatla havacılıkta Türkiye’nin emisyon izleme-raporlama-doğrulama alt yapısının oluşturulması ve buradaki veriler üzerine çalışılarak karbon emisyonlarının stratejik bir şekilde yönetilmesi olacaktır. Hava yolu sektöründe yeni gelişmelere bağlı olarak belirlediğimiz orta vadeli hedeflerimiz ise şu şekildedir; Gerekli destek ve teşvikler sağlanarak teknolojik alt yapıda dışa bağımlılığın ortadan kaldırılarak yerli ve milli yazılımlar ve donanımlar üretilecektir. Ulusal havacılık için iklim değişikliği adaptasyon mevzuatı çıkartılarak bu durum bilimsel tabanda incelenip yeni önlemler alınacaktır.

Hava trafik emniyeti ve verimlilik açısından havacılık meteorolojisine ilişkin kabiliyetlerin geliştirilmesi (modern meteorolojik radarlar tesis edilmesi vb.) ve gerekli alt yapı çalışmaları doğrultusunda uygun tabanlı seyrüsefer sistemleri tesis edilecektir. Üniversite sanayi iş birliği ile yenilikçi ürün, Ar-Ge ve test faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi ve çeşitli teşvik programlarıyla desteklenecektir. Türkiye’nin hava yolu geleceğinde hayata geçirmeyi amaçladığımız uzun dönemli hedeflerimiz ise şu şekildedir; dünyada iklim değişikliği ile mücadele için belirlenen en önemli hedef karbon nötr büyümedir. Bunun ardından ise sera gazı emisyonlarının sıfırlanarak tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını baz alan bir dünya hedeflenmektedir. Bu doğrultuda önümüzdeki 50 yıl içerisinde havacılıkta da sıfır emisyonlu havaalanları ve uçaklar ile havacılık sektörünün uzun vadede sıfır karbona ulaşması için bilimsel çalışma, mevzuat, uygulama ve denetimler gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir. Türk havacılığını kısa, orta, uzun vadeli hedeflerimiz ile geliştirmeye devam edeceğiz."

Kara yolları sektörü hedefleri

Bakan Karaismailoğlu, kara yolları sektöründe ide şura kapsamında kısa, orta ve uzun vadeli hedefler belirlediklerini bildirdi.

Söz konusu hedefleri Karaismailoğlu, şöyle sıraladı:

"Kısa vadeli hedefler; taşımacılıkta dijital uygulamaların (e-permit, e-CMR, e-TIR vs) yaygınlaşmasının sağlanması, bölünmüş yol uzunluğunun 29.514 km’ye çıkarılması, tünel uzunluğunun 720 km’ye çıkarılması, otoyol uzunluğunun 3.841 km’ye çıkarılması, yük taşımacılığında Yeşil Lojistik’e geçiş kapsamında temiz taşıt teknolojilerine geçişi sağlayan, elektrikli araçların ve güç aktarma sistemlerinin gelişimini destekleyici düzenlemelerin yapılması, Orta Asya ülkelerine yönelik taşımacılık ilişkilerinin geliştirilmesi ve bu amaçla özellikle Türk Konseyi bünyesinde ikili/transit taşımacılığın serbestleştirileceği bir yapının tesisi için çalışmaların yoğunlaşması, Küresel Lojistik Performans Endeksi’nde hedeflenen sıraya ulaşılmasının sağlanması.

Orta vadede, Batı-Doğu ve Kuzey-Güney akslarındaki kara yolu bağlantılarının geliştirilmesi çalışmalarının sürdürülmesi, bölünmüş yol uzunluğunun (otoyol dahil) 32.193 km’ye çıkarılması, otonom araçlara ilişkin yasal alt yapının oluşturulması, yol ağlarında yaban hayatının fazla olduğu kesimlerde ekolojik köprülerin/geçişlerin artırılması, tünel uzunluğunun 900 km’ye çıkarılması, otoyol uzunluğunun 4.420 km’ye çıkarılması,

Uzun vadede, kara yolu sektöründe yetişmiş insan gücü ihtiyacının karşılanması, Ar-Ge çalışmaları, test ve akreditasyon işlemleri ile sektöre katma değer kazandıracak çalışmaların yapılacağı Uluslararası Karayolu Mühendisliği Akademisi kurulması, ulusal ve uluslararası düzeyde hizmet vermesinin sağlanması, bölünmüş yol uzunluğunun (otoyol dahil) 38 bin 60 km’ye çıkarılması, otonom ve elektrikli taşıtlara yönelik olarak kara yolu alt yapısında gerekli dönüşüm çalışmalarına başlanması, tünel uzunluğunun 1.050 km’ye çıkarılması, artan kentselleşme ile otonom taşıtların şehir lojistiğinde kullanılması başlıca hedefler olarak belirlenmiştir."

Bakan Karaismailoğlu, haberleşme sektöründe ise kısa dönemde Mobil genişbant abone yoğunluğunun yüzde 100’e ulaştırılması, her eve 100 megabit saniye internet hizmeti ulaştırmak, 5G teknolojisine yönelik çalışmaların tamamlanarak hizmet sunumuna başlanması, kritik alt yapı sektörlerinde benimsenen düzenleme ve denetlemeye dayalı siber güvenlik yaklaşımının geliştirilmesi, AUS alt yapısının geliştirilmesi, posta sektöründe yenilikçi hizmet kanalları ve iş modelleri geliştirilmesi, 31, 42 ve 50 derece Doğu yörüngelerinin, farklı bölgelerde TV yayıncılığı hot lokasyonu haline getirilmesi hedeflerinin öne çıktığını söyledi.

Bu sektör için belirledikleri orta dönem hedeflerini Bakan Karaismailoğlu, şöyle sıraladı:

"5G teknolojisi ile yüzde 95 oranında nüfus kapsamasının sağlanması. 6G teknolojisine yönelik çalışmalara başlanması, siber güvenlik ürünlerinin sertifikasyonuna ilişkin alt yapı oluşturulması, Tek Kart Ödeme Sisteminin yaygınlaşması, uydu haberleşme kapasitesinin artırılması, dışa bağımlı olmaksızın ülkemizin haberleşme ihtiyaçlarının karşılanması başlıkları önceliklendirilmiştir."

Karaismailoğlu, haberleşme sektöründe uzun dönemdeki hedeflere değinerek, şunları kaydetti:

"5G teknolojisi ile yüzde 100 oranında nüfus kapsamasının sağlanması, milli güvenliğin bir parçası haline gelen siber güvenlik alanında dünya genelinde bir marka haline gelinmesi, sürdürülebilir ve akıllı ulaşım ve iletişim alt yapısının ülke genelinde yaygınlaştırılması, posta hizmetlerinde yenilikçi teknolojiler kullanılarak hizmet kalitesi ve tüketici memnuniyeti açısından Avrupa’nın en iyi ilk 5 ülkesi içerisine girilmesi, yerli ürün sayısındaki artışla birlikte teknoloji ihracatına katkı sağlanması, genişleyen uydu filosu ve uluslararası iş birlikleri ile global ölçekte hizmet verebilen dünyanın en büyük 10 uydu operatörü arasına girilmesi hedeflerimiz önceliğimizdir."

Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Bakan Karaismailoğlu tarafından "Birlikte İleriye Projesi" kapsamında Ideathon ve Oyun Geliştirme yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.