Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Başakşehir-Çam ve Sakura Şehir Hastanesi-Kayaşehir Metro Hattı Açılış Töreni’ne katıldı
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Başakşehir-Çam ve Sakura Şehir Hastanesi-Kayaşehir Metro Hattı Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Metro istasyonlarımızın tasarımını özgün bir anlayışla gerçekleştirdik. İstanbul’umuza sadece bir ulaşım altyapısı değil, aynı zamanda sembol mekânlar da kazandırmak istedik” dedi.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Kayaşehir Metro İstasyonu’nda düzenlenen Başakşehir-Çam ve Sakura Şehir Hastanesi-Kayaşehir Metro Hattı Açılış Töreni’ne katıldı.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, törende yaptığı konuşmasında, gece gündüz demeden çalışarak 24 ay içinde metro hattını açılışa hazır hâle getirdiklerini belirterek, “Hattımızın test ve devreye alma işlerini de başarıyla tamamladık. Bugün de sizlerin hizmetine vermenin gururunu yaşıyoruz. Metro istasyonlarımızın tasarımını özgün bir anlayışla gerçekleştirdik. İstanbul’umuza sadece bir ulaşım altyapısı değil, aynı zamanda sembol mekânlar da kazandırmak istedik” ifadelerini kullandı.
“KALBİMİZİN BİR YARISI BURADAYSA DİĞER YARISI DA DEPREM BÖLGESİNDEDİR”
Bu sene deprem afeti sebebiyle, ramazanın biraz buruk yaşandığını dile getiren Cumhurbaşkanımız Erdoğan, “Hayatını kaybeden 50 binin üzerindeki vatandaşımızın acısı hâlen tazedir. Kalbimizin bir yarısı buradaysa diğer yarısı da deprem bölgesindedir. Depremzedelerimizi asla unutmuyor, asla ihmal etmiyoruz. Şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmak için devletimizin tüm imkânlarını seferber etmiş durumdayız” diye ekledi.
Bir taraftan enkazları kaldırırken, diğer taraftan konutların yapımına hızla başladıklarını açıklayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şimdiden 78 bin konut ve köy evinin yapım süreci başladı. Bunlardan 42 bininin temeli atıldı. Bu sayılar her gün daha da yükseliyor. Deprem bölgesinde toplamda 650 bin konut ve köy evi yapacağız. İnşallah bir yıl içinde 319 bin konut ve köy evini bitirip hak sahiplerine teslim edeceğiz. Şimdiye kadar yaşadığımız afetlerin tamamında bunu yaptık.”
