Yükleniyor...

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Medistate Çekmeköy Hastanesi Açılış Töreni'nde konuştu

 

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ülkeye hizmetin devleti özeli olmadığını belirterek, "Türkiye'nin gelişmesine, kalkınmasına, Türkiye Yüzyılı hedeflerine bir adım daha yaklaşmasına katkı yapan her türlü çaba takdire şayandır. Eskiden olduğu gibi sermayeyi renklerine göre tasnif etmeyen, yatırımcılar arasında yerli yabancı ayrımına gitmeyen, ülkenin hayrına olacak her işi, her projeyi destekleyen bir iktidar olarak bu yatırımları çok kıymetli görüyoruz. Özellikle sağlık alanında vatandaşlarımızın kaliteli sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştıran her türlü çabayı takdirle karşılıyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Medistate Çekmeköy Hastanesi Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, her açıdan donanımlı ve modern bir hastaneyi İstanbul'a kazandırmanın heyecanını paylaşmak üzere bir arada bulunduklarını söyledi.

Medistate Çekmeköy Hastanesi'nin ilçeye, İstanbul'a ve İstanbullulara hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, 150 hasta yatağı kapasiteli hastanede 16 genel, 13 yenidoğan yoğun bakım ünitesi, 43 poliklinik, 4 diş polikliniği, 7 ameliyathane, kapsamlı acil servis ile fizik tedavi ve rehabilitasyon ünitesi bulunduğunu aktardı.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, hastanede ayrıca nükleer tıp ve nükleer tedavi gibi kritik hizmetlerin sunulacağı onkoloji merkezinin mevcut olduğunu, inşa edilecek 50 yataklı Nörolojik Bilimler Merkezi ile hastanenin yatak kapasitesinin 200'e çıkacağını belirtti.

Söz konusu hastanede sağlık hizmeti alacaklara şimdiden acil şifalar temenni eden Cumhurbaşkanımız Erdoğan, burada görev yapacak doktorlara, hemşirelere, diğer sağlık çalışanları ve idari personele Cenabıallah'tan başarı diledi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, hastanenin kurulmasında ve faaliyete geçmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek, "Burada bir hususun altını öncelikle çizmek istiyorum. Ülkeye hizmetin devleti özeli olmaz. Türkiye'nin gelişmesine, kalkınmasına, Türkiye Yüzyılı hedeflerine bir adım daha yaklaşmasına katkı yapan her türlü çaba takdire şayandır. Eskiden olduğu gibi sermayeyi renklerine göre tasnif etmeyen, yatırımcılar arasında yerli yabancı ayrımına gitmeyen, ülkenin hayrına olacak her işi, her projeyi destekleyen bir iktidar olarak bu yatırımları çok kıymetli görüyoruz. Özellikle sağlık alanında vatandaşlarımızın kaliteli sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştıran her türlü çabayı takdirle karşılıyoruz." diye konuştu.

"Sağlık alanında artık farklı bir ligin oyuncusuyuz"

Bunun ne kadar isabetli bir yaklaşım olduğunu pek çok kez gördüklerini dile getiren Cumhurbaşkanımız Erdoğan, etkileri halen atlatılamayan küresel bir salgının yaşandığını, tüm dünyayı kasıp kavuran ve milyonlarca insanın hayatını kaybettiği bu salgının ülkelerin hem ekonomisini hem de sağlık sistemini test ettiğini anlattı.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, sağlık sistemi zayıf olan ülkelerin salgın döneminde ağır bedeller ödediğini vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Senelerdir bize örnek gösterilen, muhalefetin hala öve öve bitiremediği Avrupa'da hangi trajik sahnelerin yaşandığını hepimiz hatırlıyoruz. Türkiye, son asrın en büyük sağlık krizi olan koronavirüs salgınını en iyi yöneten ülkelerden biri oldu. Bu süreçte kamu-özel fark etmeksizin sağlık altyapısının önemini hepimiz bizzat tecrübe ettik. Devlet ve şehir hastanelerimizle birlikte özel sağlık kuruluşlarımız salgını başarıyla yönetmemizde gerçekten kritik roller üstlendi. 6 Şubat depremlerinde de benzer durumlarla karşılaştık. Acil afet durumlarında özel hastanelerimiz Sağlık Bakanlığımızın yürüttüğü koordinasyonla ciddi yük aldı. Buradaki hizmet bedelleri devletimiz tarafından karşılanarak en iyi sağlık hizmetini ilave maddi bir külfet oluşturmadan halkımıza sunduk."

Türkiye'nin bu alanda öncü ve örnek bir ülke olduğunu son yıllarda defalarca gösterdiğinin altını çizen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Sağlık alanında artık farklı bir ligin oyuncusuyuz. Bundan da ülkemiz adına kıvanç duyuyoruz. Şimdi biz böyle konuşunca nedense birileri rahatsız oluyor. Ülkemizde hangi alanda olursa olsun özel teşebbüs deyince hemen eleştiri oklarını çeken, hemen saldırıya geçen bir kesim var. 1960 ve 70'lerin jargonlarına hapsolmuş bu çevreler, güya kamuculuk adına son derece yanlış bir şekilde her türlü özel girişime karşı çıkıyorlar." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, sağlık hizmetlerinin standardını sadece belirli bir kesim ve bölge için değil, tüm Türkiye'de yukarı çektiklerini belirterek, "Aile hekimliği sistemimizle devlet hastanelerimiz, şehir hastanelerimiz, özel hastaneler ve üniversite hastanelerimizle çok güçlü bir altyapı oluşturduk." dedi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, özel sektörün, okul, hastane, kamuyla işbirliği içinde yol, köprü ve havalimanı yaptığını anlattı.

Bir kesim tarafından bunların anında kötülenmeye başlandığını, bu kesimin makul, mantıklı, pratik ve sürdürülebilir hiçbir öneri de getirmediğini belirten Cumhurbaşkanımız Erdoğan, söz konusu kesimin Türkiye'nin ufkunu açacak, ekonomilerine katma değer sağlayacak, millete ve memlekete faydası dokunacak hiçbir projelerinin, fikirlerinin olmadığını dile getirdi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, 23 yıl boyunca attıkları her adımda, hayata geçirdikleri her eserde özel sektörle işbirliği içinde ülkeye kazandırdıkları her yatırımda, bunlarla çok sık muhatap olduklarını ifade ederek, "Nasıl elinde çekiç olan her şeyi çivi görürse, bunlar da her konuyu getirip bir şekilde özel teşebbüs düşmanlığına bağladılar. Oysa asıl kamuculuk sermaye düşmanlığı yapmak değil, gerektiğinde özel sektörle el ele verip kamu yararına değer üretmek, halkın hayatını daha güvenli, daha huzurlu hale getirmek, temel hizmetleri en uygun şekilde en üst kalitede vatandaşına sunabilmektir." diye konuştu.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Mesela, 2002 öncesi gibi sağlık hizmeti almak eğer bir çileye dönüşmüşse, böyle bir sistemde ne kamuculuktan ne sosyal devletten söz edilebilir. Aynı şekilde belediye kaynakları talan ediliyor, halkın parası, rantçıların, yolsuzların, yandaşların cebine akıyor, bunun da tüm faturasını daha fazla trafik, daha fazla eziyet, daha az hizmetle sokaktaki vatandaş ödüyorsa, orada da bunların hiçbiri yoktur, tam tersine çok büyük bir soygunu vardır." ifadelerini kullandı.

"İnsanı merkeze alan siyasetimizin en güzel örneklerinden biri sağlıktır"

"İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" düsturuyla son 23 yıldır kimseyi ayırmadan çalıştıklarını, çabaladıklarını ve 86 milyona aşkla hizmet ettiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Büyük bir gururla ifade etmek isterim ki insanı merkeze alan siyasetimizin en güzel örneklerinden biri sağlıktır." dedi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, göreve geldikleri ilk günden beri sağlığı temel insan hakkı olarak gördüklerini, parası olanın değil ihtiyacı olanın sağlık hizmetine eriştiği bir sistemi ülkeye kazandırdıklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Sağlık hizmetlerinin standardını sadece belirli bir kesim için, sadece belirli bir bölge için değil, tüm Türkiye'de yukarı çektik. Aile hekimliği sistemimizle devlet hastanelerimiz, şehir hastanelerimiz, özel hastaneler ve üniversite hastanelerimizle çok güçlü bir altyapı oluşturduk. Bakınız bugün Türkiye, toplam 1539 sağlık kuruluşu, 270 binin üzerinde yatak kapasitesi ve 49 bine yaklaşan yoğun bakım yatağıyla vatandaşına kesintisiz sağlık hizmeti sunan bir ülkedir. Sadece İstanbul'da, son 23 yılda, 35 yeni hastane, mevcut hastanelere 24 ek hizmet binası ile 18 güçlendirme çalışmasıyla toplam 77 hastane inşa ettik. Hastane yapmakla yetinmedik. 12 ağız ve diş sağlığı merkezi, 103 birinci basamak sağlık tesisi, son 5 yılda üçü şehir hastanesi olmak üzere 7 büyük hastaneyle İstanbul'un sağlık yükünü hafiflettik."

"Türkiye'de bir günde 3 milyon muayene gerçekleştiriyoruz"

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, hizmete hazır hastanenin bağlantı yollarını yapmaktan bile aciz olanlara rağmen bunları başardıkları vurgulayarak, "İstanbul'da sağlık yatırımlarımızın toplam bedeli 170 milyar lirayı buldu. Halihazırda devam eden 37 projemiz tamamlandığında inşallah bu rakam 250 milyar liraya çıkacak." bilgisini paylaştı.

Sağlıkta kilit noktanın personel olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "İstanbul'da toplam hekim sayısını yüzde 134, ebe hemşire sayısını yüzde 311 oranında artırdık. Bugün Türkiye genelinde 234 bini hekim 264 bini hemşire olmak üzere toplam 1 milyon 470 bin sağlık çalışanımız, İstanbul'da ise 52 bine yakın hekimimiz 51 bini aşkın ebe ve hemşiremiz milletimize hizmet veriyor. Bu güçlü insan kaynağıyla yıllık muayene sayısını Türkiye genelinde 1 milyarın üzerine, İstanbul'da ise 170 milyonun üstüne çıkardık. Türkiye'de bir günde 3 milyon muayene gerçekleştiriyoruz. Ayrıca İstanbul'da 79 bin vatandaşımıza evde sağlık hizmeti ulaştırıyoruz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, tüm bu yatırımlar neticesinde ülkenin ve İstanbul'un sağlık turizminde ciddi bir ivme yakaladığını gördüklerini dile getirdi.

"Saç ekimi başta olmak üzere estetikle ilgili birçok alanda İstanbul adeta bir marka haline geldi"

Daha önce vatandaşların daha kaliteli teşhis ve tedavi için yurt dışına giderken, bugün ise dünyanın her yerinden insanların Türkiye'ye geldiğini, her yıl milyonlarca misafirin hastalığının şifasını Türkiye'de aradığını belirten Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "2025'in üçüncü çeyrek verilerine göre yılın ilk 9 ayında sağlık hizmeti almak amacıyla ülkemizi ziyaret eden kişi sayısı 1,1 milyona ulaştı. Sağlık turizmi gelirimiz ise 2 milyar 200 milyon dolara yaklaştı. Saç ekimi başta olmak üzere estetikle ilgili birçok alanda İstanbul adeta bir marka haline geldi." dedi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, bunların gelecek açısından umut verici rakamlar olduğunu söyleyerek, bu yoğun teveccühün doğru yönetilmesinin de önemli olduğuna dikkati çekti.

Sağlık hizmetinin doğrudan insan hayatına taalluk eden bir mesele olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, ihmalin, özensizliğin, tedbirsizliğin veya hatanın bedelini, kişinin burada ya yaşamını ya da sağlığını kaybederek ödediğini aktardı.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, nitekim buna dair müessif haberlere zaman zaman rastladıklarını söyleyerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Hükümet olarak sağlık hizmetlerinin sunumunda kara düzen çalışan kim varsa, tespit ettiğimiz an gözünün yaşına bakmıyoruz. 'Daha fazla para kazanacağız.' diye kimse ülkemizin itibarına zarar veremez, vatandaşlarımızın ve misafirlerimizin sağlığını tehlikeye atamaz. Açgözlü muhterislerin Türkiye'nin giderek büyüyen sağlık turizmine gölge düşürmemesi için ne yapılması gerekiyorsa yapıyoruz ve yapacağız. Bakınız, sağlığa dair hususlarda bizim prensibimiz şudur. Milletimizin her bir ferdi birinci sınıf vatandaştır. Dolayısıyla sağlık başta olmak üzere her alanda birinci sınıf hizmete layıktır. Devlet üniversite, özel ayrımı yapmadan söylüyorum, hastanelerimizin 23 senede kat ettiği mesafe gerçekten göz kamaştırıcıdır. Pek çok ülkenin kendisine uyarlamak için gelip incelediği, vatandaşımızın her fırsatta memnuniyetini dile getirdiği bir sağlık sistemimiz var. İnşallah bunu güçlendirecek, vatandaşlarımızdan gelen talep, öneri, tespit ve eleştirilere göre geliştirecek, çok daha iyi seviyelere taşıyacağız. Bunu da kamu özel, hep beraber yapacağız."

Açılışını yaptıkları hastanenin hayırlı, uğurlu olmasını dileyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Medistate Sağlık Grubu ile birlikte özel sektörden bu alana yatırım yapan tüm kuruluşlara ülkesi ve milleti adına teşekkür ederek, hastane çalışanlarına başarı temennisinde bulundu.

Törene, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, İstanbul Valisi Davut Gül, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, milletvekilleri ve bazı eski bakanlar katıldı.

Yapılan duanın ardından Cumhurbaşkanımız Erdoğan, protokol üyeleri ve hastane personeliyle açılış kurdelesini kesti.

Özel Medistate Çekmeköy Hastanesi Grubu adına Prof. Dr. Eyüp Gümüş, Cumhurbaşkanımız Erdoğan'a hediye takdim etti.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, törenin ardından hastaneyi gezerek incelemelerde bulundu.

join us icon
SEN DE ARAMIZA KATIL Gücümüze Güç Katalım.