Yükleniyor...

Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Erdoğan, partimizin Beykoz mitinginde konuştu

 

Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan, yurt dışındaki 2 milyon vatandaşın oy kullandığını belirterek, "PKK ne yapıyor, onlara saldırıyor ama onlar oylarını cesaretle kullandılar." dedi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, partimizin Beykoz'daki mitinginde, 70 bin kişinin alanda bulunduğunu söyleyerek, vatandaşları yarın rehavete kapılmadan sandığa gitmeye davet etti.

Beykozlularla bir arada bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, "Ahde vefanız, aşkınız için sizlere teşekkür ediyorum. Meydanlara sığmayan şu muhabbetiniz için teşekkür ediyorum. Dayanışmanız için her birinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. Rabbime bana sizler gibi yol arkadaşları verdiği için hamdediyorum. Rabbime bana sizlere hizmet etmeyi, sizlerin hizmetkarı olmayı nasip ettiği için binlerce kez hamdediyorum." ifadesini kullandı.

Mitingin yapıldığı meydanda sadece kem gözleri kıskandıran büyük bir sevdayı değil, aynı zamanda günden güne büyüyen tarihi bir zaferin işaretini gördüğünü dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bu meydanda büyük ve güçlü Türkiye idealine gönül vermiş, kadını, erkeği, genci, yaşlısıyla on binlerce nefer görüyorum. Bu meydanda, özgür iradesine zincir vurdurmayan, istiklaline aşık demokrasi kahramanlarını görüyorum. Bu meydanda, 28 Mayıs akşamı sandıktan dalga dalga yükselecek gür sadanın müjdesini görüyorum. Bu meydanda, 7 Mayıs'ta İstanbul Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'ndeki tarihi mitingin Beykoz'daki tarihi yansımasını görüyorum. Bu coşkuyu asla kaybetmiyoruz değil mi? Tıpkı bugün bu meydana koştuğumuz gibi yarın da sandıklara koşuyor muyuz? Sabah erken saatlerinden itibaren oylarımızı kullanıyor muyuz? Bir önceki seçimde sandığa giden hiçbir kardeşimiz fire vermeyecek, buna var mıyız? Hatta ne sebeple olursa olsun gidemeyen varsa onları da teşvik edeceğiz. 14 Mayıs'ta yarım bıraktığımız işi inşallah yarın aradaki farkı daha da açarak, ezici bir çoğunlukla tamamlıyor muyuz?"

"Hangi siyasi partiye gönül verirse versin iradesini meşru yollarla gösteren seçmenler kazanacak"

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, kaybedeceklerini gördükçe milleti kutuplaştırmaya çalışanların oyunlarına gelmeyeceklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Kandil'deki ve Pensilvanya'daki alçaklarla yol yürümenin hıncını milletten çıkarmak isteyenlerin provokasyonlarına prim vermeyeceğiz. Şu ana kadar hep olduğu gibi vakarla soğukkanlılıkla hareket edeceğiz. Bunu başardığımızda sadece Cumhur İttifakı olarak değil, 85 milyon olarak hepimiz adımızı tarihe yazdıracağız. Allah'ın izniyle yarın akşam öyle bir kazanacağız ki bir avuç kifayetsiz dışında, birliğimize ve dirliğimize uzanan kirli eller dışında, ülkemiz üzerine hesap yapanlar dışında kimse kaybetmeyecek. Öyle bir kazanacağız ki milli iradeye parmak sallayan hadsizler dışında, Kandil'den Türk siyasetini dizayn etmeye çalışanlar dışında, Pensilvanya'dan ülkemizi karıştırmaya uğraşanlar dışında hiç kimse üzülmeyecek. Öyle bir kazanacağız ki 85 milyon ferdiyle tüm Türkiye kazanacak. Tüm renkleriyle milletimiz kazanacak, uğruna nice bedel ödediğimiz demokrasimiz kazanacak. Hangi siyasi partiye gönül verirse versin iradesini meşru yollarla gösteren tüm seçmenler kazanacak."

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, 14 Mayıs'taki seçimlerde CHP, DEVA Partisi, HDP ve İYİ Parti gibi partilere oy veren seçmenlerin 28 Mayıs'ta Cumhur İttifakı'na oy vereceğine inandığını söyledi.

"Onları da davet edeceğiz, onlar da bu milletin evlatları. İnşallah birlikte de yürüyeceğiz" diyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Dünyanın dört bir yanında her gece ellerini semaya açan mazlum ve mahzun gönüller kazanacak. Şu ana kadar yurt dışındaki 2 milyon vatandaşımız ne yaptı, oy kullandı. PKK ne yapıyor, onlara saldırıyor ama onlar oylarını cesaretle kullandılar. Şimdi o oylar Ankara'ya geldi. Onlar da açılacak, inşallah o torbalardan da gümbür gümbür Cumhur İttifakı çıkacak." değerlendirmesini yaptı.

"21 senedir bu ülkenin kadınları kaybetmedi, hep kazandı"

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, her sabah dükkanını "bismillah" diyerek açan esnafın, alın teriyle evine helal rızık getiren işçinin de kazanacağını belirterek, şunları kaydetti:

"Hayatın eşiğine gelmiş, yüreği kıpır kıpır olan gençlerimiz de kazanacak. Milli iradeye güvenen, ülkemiz için hayal kuran, kendini bu topraklara ait hisseden herkes 28 Mayıs seçimlerinden kazanmış olarak çıkacaktır. Tüm kışkırtmalara rağmen sandığa gölge düşürmeyenler, hukuktan, meşruiyetten ayrılmayanlar, sivil siyasetin değiştirici gücüne inananlar, sonuçtan bağımsız olarak bu seçimlerde inşallah muzaffer sayılacaktır. Sizlerden sandığa gittiğinizde bunları çok iyi değerlendirmenizi istiyorum."

Kimsenin ötekileştirilmesine müsaade etmeyeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları dile getirdi:

"Ya bu sahtekarlar ne diyorlar; 'Kadınlar kaybedecek.' Kadınlar niye kaybedecek? Bunlar böyle sahtekar. 21 senedir bu ülkenin kadınları kaybetmedi, hep kazandı Bay Kemal. Ama siz, bizim kızlarımıza üniversitelerimizin kapısını kapattınız. Senin yardımcın, ismini vermeye gerek yok, ikna odalarında kızlarımızın başlarını açtırttı, onları ikna etmeye çalıştı. 'Nur Serter', adını istiyorsunuz, verdim. Şimdi nerede Nur Serter? Yok. Ama sen göstermelik olarak başörtülü kızlarımızı, bayanları alıyorsun, onlara bir rozet takarak, 'Bak biz başörtüye karşı değiliz' diyorsun. Ya bırak bu sahtekarlığı, bu cambazlığı bırak. Artık biz sizin cemaziyelevvelinizi biliyoruz. Ne olduğunuzu biliyoruz."

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in "kumar masası" şeklindeki ifadesini anımsatan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şöyle devam etti:

"Fakat bu masanın, bizzat ortağı tarafından daha ziyade bir kumar masası olduğu söylendi. Kılıçdaroğlu ve masadaki arkadaşları 1,5 sene boyunca toplandılar, yediler, içtiler, eğlendiler hatta bir ara kavga bile ettiler. Sürecin sonunda toplam oyları yüzde 1'i bile bulmayan masa arkadaşları yaklaşık 40 milletvekilliğini cebe koyarak masadan kalktılar. Tüm hesabı da sürekli 'Ben hesap uzmanıyım.' diyen Kılıçdaroğlu ile CHP seçmenine ödettiler. Altılı olarak başlayan, sonradan katılanlarla 11'e çıkan kumar masasının tek kaybedeni vardır, o da CHP Genel Başkanı ve CHP seçmenidir. Bunun dışında herkesin keyfi yerinde, işler tıkırındadır. Kılıçdaroğlu, bizzat masadaki arkadaşları tarafından tezgaha getirilmiş, kandırılmış, tüm hesabı tek başına ödemekle yüz yüze bırakılmıştır. Türk siyaseti, tarihin en büyük siyasi dolandırıcılık olayına sahne olmuştur. CHP Genel Başkanı'nın 14 Mayıs'tan beri giderek çirkinleşen siyaset dilinin gerisinde işte bu aldatılmışlık duygusu vardır. Milletin yarısını vatanını satmakla itham etmesinin sebebi işte budur. Kendine oy vermeyen herkese hakaret etmesinin sebebi işte budur."

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Kandil'deki terör baronlarının desteği de Kılıçdaroğlu'nu kurtaramamıştır. Şimdi isterseniz Kılıçdaroğlu'nun kimlerle iş tuttuğuna şöyle bir bakalım." ifadelerinin ardından Kılıçdaroğlu ile terör örgütü PKK'nın elebaşlarının ve bazı HDP'lilerin konuşmalarının yer aldığı video gösterildi.

Videoda, Yeşil Sol Partiden Sırrı Sakık'ın "Siz Mustafa Kemal'in askeri değil generali olsanız ne yazar, it sürüleri, it sürüleri, it sürüleri." dediği görüntülerin gösterildiği sırada Erdoğan, "Gazi Mustafa Kemal'in partisi ve görüyorsunuz ne diyor? 'General olsa ne yazar, it sürüleri, it sürüleri, it sürüleri.' Ben tabii buradan yargıya da sesleniyorum. Ey yargı, bu adamla ilgili şu ana kadar attığınız bir adım var mı, yaptığınız herhangi bir şey var mı? Ben yargıyı da göreve davet ediyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, videonun bitiminde, "Aylardır Kandil'den ve uzantılarından gelen açıklamalar bunlar, devamı var. Bunun dışında daha birçok destek beyanı, manşet, sosyal medya mesajı ve röportaj var. Erdoğan bu ülkenin başında olduğu sürece, 323 Cumhur İttifakı (milletvekili) parlamentoda olduğu sürece siz bunların hiçbirini yapamazsınız ve Kandil'i de bunların başına çökerteceğiz. Cudi'yi, Gabar'ı, Tendürek'i, Bestler Deresi'ni çökerttiğimiz gibi Kandil'i de çökerteceğiz. İnşallah yarın sandıklara gittiğimizde bunların hesabını da soracağız. Vereceğimiz oylarla bir daha böyle rezilliklerin yaşanmasının önüne
geçeceğiz." ifadelerini kullandı.

"Türkiye düşmanı odakların bu emaneti gasbetmesine izin vermedik"

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, siyasetin ülkeye ve millete hizmet yolculuğunun adı olduğunu, siyasetin ancak millet için milletle beraber yapıldığında anlamlı olduğunu yoksa oturulan koltukların ve makamların hiçbir anlamı olmadığını belirtti.

Siyasete hep bir sorumluluk ve vazife şuuruyla yaklaştıklarının altını çizen Erdoğan, sandıkta verilen her oyu kutlu bir emanet olarak gördüklerini, tevdi edilen her göreve yine bir emanet olarak baktıklarını dile getirdi.

İBB Başkanlığı dönemine de değinen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları söyledi:

"Siz bize önce sadece milletimizin değil tüm dünyanın göz bebeği olan bu güzel şehri emanet ettiniz. Daha sonra 2002'de Anadolu İhtilali'ni yaparak başbakan sıfatıyla tüm Türkiye'yi emanet ettiniz. 2014 yılında da devletimizin ve milletimizin en yüksek temsil makamı olan cumhurbaşkanlığını emanet ettiniz. 1994'ten beri bize verdiğiniz her emaneti namusumuz bilip gerektiğinde canımız pahasına en güzel şekilde taşıdık. Ne terör örgütlerinin ne vesayet güçlerinin ne de Türkiye düşmanı odakların bu emaneti gasbetmesine izin vermedik. 85 milyonun her bir ferdinin sorumluluğunu yüreğimizde hissederek gece gündüz demeden çalıştık. Eksiği fazlasıyla yaptıklarımız ve yapmak isteyip de yapamadıklarımızdan sizlerin emanetini alnımızın akıyla hamdolsun buraya kadar getirdik."

"Son 21 yıldır milletimiz bize emanetti, yarın biz de milletimize emanetiz"

Cumhurbaşkanımız seçiminin yarın gerçekleştirilecek ikinci turuna işaret eden Erdoğan, "Şimdi önümüzde yine bir karar anı var. Yarın sadece kendimizle ilgili değil, evlatlarımızın, ülkemizin istikbaliyle ilgili de çok hayati bir karar vereceğiz. Sizlerin emanetine asla leke bulaştırmamış bir kardeşiniz olarak 5 yıl daha bu göreve talibiz. Son 21 yıldır Türkiye bize emanetti, yarın biz de Türkiye'ye emanetiz. Son 21 yıldır milletimiz bize emanetti, yarın biz de milletimize emanetiz. Tıpkı bizim gibi sizlerin de emanete halel getirmeyeceğinize inanıyorum. Milletimizin en doğru kararı vereceğinden asla şüphe duymuyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri'nin hikmet dolu şu tavsiyelerine ram oluyoruz." diyerek "Hak, şerleri hayreyler/ Zannetme ki gayreyler/ Arif anı seyreyler/ Mevla görelim neyler/ Neylerse güzel eyler." dizelerini okudu.

Alandaki vatandaşlara, "Şimdi vedalaşmadan önce şöyle bir kavlimizi yenileyelim istiyorum. Hazır mıyız? Öyle bir haykıralım ki tüm Türkiye duysun." diyerek seslenen Erdoğan, katılımcılarla birlikte "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız." ifadelerini tekrarladıktan sonra "Sandıklar size emanet. Ülkem sizlere emanet." diyerek sözlerini tamamladı.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, konuşmasının ardından DSP Genel Başkanı Önder Aksakal ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile vatandaşları selamladı. Erdoğan, alanda seslendirilen "Duyanlara duymayanlara" şarkısına da eşlik etti.

join us icon
SEN DE ARAMIZA KATIL Gücümüze Güç Katalım.