Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Erdoğan, partimizin Sancaktepe mitinginde konuştu
Cumhurbaşkanımız ve Parti Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan, "Bay bay Kemal, Diyarbakır annelerini kaç kere ziyaret ettin? Diyarbakır annelerinin yavrularını Kandil'e kaçıran teröristlerle el ele, omuz omuza, utanmadan, sıkılmadan bir seçime giriyorsun." dedi.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Parti'mizin Sancaktepe'de düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada, alanda toplanan kişi sayısının 50 bin olduğunu aktardı.
Sancaktepe'nin, "gümbür gümbür" yarına yürüdüğünü belirten Erdoğan, "Yarın akşam Sancaktepe'den tulum çıkarıyor muyuz? Tüm alem bunu duymalı." sözlerini sarf etti.
Erdoğan, katılımcılara yönelttiği "Bay bay Kemal buralara geldi mi?" sorusuna "Hayır" yanıtının gelmesi üzerine, "Gelmedi mi? Niye ya? Herhalde bu saatten sonra da gelecek hali yok" ifadesini kullandı. Sancaktepe'nin bu duruşuyla yarına farklı bir selam verdiğinin altını çizen Erdoğan, ilçenin güzel insanlarını, başlarının tacı hanımefendileri selamladığını dile getirdi.
Yarının, Anneler Günü olduğunu anımsatan Erdoğan, "Tabii burayı seçişimizde yarın Anneler Günü oluşundan, Belediye Başkanınızın bir hanımefendi oluşundan dedik ki burayı seçelim. Biliyorsunuz biz hadislerimizi böyle evirip çevirip söyleyenlerden değiliz. Bay bay Kemal biraz öyle yapıyor. Anahtarı annelerin ayakları altına koyuyor. 'Cennet annelerin ayakları altındadır'. Bak babaların değil. Annelerin ayakları altında. Onun için annelerin kıymetini çok iyi bileceğiz. Annelere sadakatimizi çok farklı göstereceğiz. Öyleyse anneler, yarın siz de kaleyi içeriden fethedeceksiniz. Buna hazır mısınız? Şurada birkaç saat kaldı." diye konuştu.
Erdoğan, "Kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Beyler, gençler, kapı kapı dolaşmaya var mıyız?" diye sorduğu vatandaşların "Evet" demesi üzerine, katılımcılara teşekkür etti.
"Bay bay Kemal, Diyarbakır annelerini kaç kere ziyaret ettin"
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, ebediyete intikal eden tüm annelere rahmet dileyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama hepsinden öte Diyarbakır annelerini gözü yaşlı bırakan bu teröristlere karşı, bay bay Kemal, Diyarbakır annelerini kaç kere ziyaret ettin? Diyarbakır annelerinin yavrularını Kandil'e kaçıran teröristlerle el ele, omuz omuza, utanmadan, sıkılmadan bir seçime giriyorsun. Bay bay Kemal'in yanında kimler var? Kandil var. Kimler var? Kandil'in parlamentodaki uzantıları var. Kılıçdaroğlu, ya sen bunların hesabını Allah'a nasıl vereceksin? Yanında da malum tipler var. Söylemeye gerek var mı? Onlar da utanmadan, sıkılmadan aynı yuvarlak masanın etrafında dönüp dolaşıyorlar. Benim milletim, yarın sandıklarda bunlara en güzel cevabı vermelidir diye düşünüyorum. Buna hazır mıyız?"
Vatana, millete, devlete, ümmete hayırlı evlatlar yetiştirmenin gururunu yaşayan Türkiye'nin asil annelerini, Afrika'dan Asya'ya, Balkanlar'dan Türkistan'a kadar kalbi şu an kendileriyle olan gönül coğrafyalarındaki tüm anneleri, saygıyla selamladığını dile getiren Erdoğan, bu vesileyle kendi annesi başta olmak üzere, ebedi aleme intikal eden tüm anneleri rahmetle özlemle yad etti.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, gençlere vasiyetini şöyle aktardı:
"Benim vasiyetim şu; annelerinizin ayaklarının altını öpmeyi ihmal etmeyin. Cennet annelerin ayakları altında, babaların değil. Benim anam da bana ayağının altını öptürmezdi. Kendisine derdim ki, 'Anacığım kokusunu alayım, cennet orada.' O çekerdi, gülerdi. 'Anam kokusunu alayım...' Zar zor öperdim. Gençler siz de annelerinizin ayaklarının altını öpün. Orada başka koku var. Orada cennetin kokusu var. Öperseniz daha güçlenirsiniz, daha güçlü olursunuz."
"Milliyiz, yerliyiz ve ailenin kutsiyetine inanıyoruz"
Erdoğan, "aile" dediklerini ifade ederek, "CHP ne diyor; LGBT. İYİ Parti ne diyor; LGBT. Aynı şekilde, öbür HDP ne diyor; LGBT. Peki LGBT, AK Parti'nin semtine yaklaşır mı? MHP'nin semtine yaklaşır mı? Cumhur İttifakı'nın semtine yaklaşır mı? İşte bu Millet İttifakı denilen zillet, bunlar LGBT'ci. Ama hamdolsun biz ailenin kutsiyetine inandığımız için, biz burada farklı bir yerdeyiz, farklı bir düşünceyle yolumuza devam ediyoruz. Milliyiz, yerliyiz ve ailenin kutsiyetine inanıyoruz." dedi.
"Rabbim bizlere annelerimizin hayır dualarını alacak bir hayat yaşamayı nasip eylesin." diyen Erdoğan, hiçbir annenin yüreğine ateş düşmesin, hiçbir anne evlat acısı yaşamasın diye dua ettiğini söyledi.
"Bizi vatansız, yurtsuz, havasız bırakmak istediler"
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Türkiye'nin çok stratejik bir bölgede yer aldığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Üç kıtanın kalbi konumunda bir ülkeyiz. Enerji kaynaklarının geçiş güzergahındayız. Tarih boyunca birçok savaş merkezinde bizim yer aldığımız bu coğrafyayı kontrol etmek için yapıldı. Haçlı Seferleri'nden Çanakkale Harbi'ne kadar tarihteki büyük mücadelelerin hepsinin arkasında bu niyet vardır. Bu vatanı bize yar etmemek için her şeyi yaptılar. Bizi bu topraklardan söküp atmak istediler. Bizi vatansız, yurtsuz, havasız bırakmak istediler. Bunu kimi zaman kendileri bizzat gelerek, kimi zaman da maşalarını kullanarak yapmaya çalıştılar. Çanakkale'de kınalı kuzuları toprağa verme pahasına buna 'dur' dedik. İstiklal Harbimizde, vatanımızı özgürleştirerek, millet olarak esareti kabul etmeyeceğimizi tüm dünyaya bir kez daha haykırdık. Son olarak 15 Temmuz gecesi içimizdeki hainleri üzerimize salarak vatanımızı işgal etmeye yeltendiler. Milletimizle sırt sırta, gönül gönüle vererek hamdolsun buna da müsaade etmedik."
Bölücü terör örgütüne karşı 40 yıldır yürüttükleri mücadeleyi de bu tarihi hesaplaşmanın bir parçası olarak gördüklerini belirten Erdoğan, "On binlerce insanımızı bizden kopartan bu örgüt, emperyalistlerin, kanımızı akıtmak, bizi güçsüz bırakmak için ülkemizin sırtına vurduğu bir hançerdir. Şairin, 'Bunlar, engerekler ve çıyanlardır/ Bunlar aşımıza, ekmeğimize göz koyanlardır' diyerek tarif ettiği habis yapı, aslında bölücü terör örgütüdür. Yıllarca bizi terörle oyaladılar. Yıllarca bizim enerjimizi, kaynaklarımızı heba ettiler. Evlatlarımızın geleceğini, gözlerindeki ışığı, yüreklerindeki umudu çaldılar. İnsanlarımızın önüne kandan ve gözyaşından duvarlar örmeye kalktılar. Türk'ü ve Kürt'ü birbirine düşürerek ebedi kardeşliğimizi bozmak istediler."
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, buna fırsat vermediklerini, devlet olarak terör bataklığını kurutmak için çok mücadele verdiklerini söyleyerek, "Çok ciddi çabalar harcadık. Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Gürcü'süyle, Boşnak'ıyla biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü severiz. Bizim için Kürt neyse Türk de odur. Türk neyse Kürt de odur. Çünkü Rabbimizin emri, neyi gerektiriyorsa biz ona itaat ederiz. Üstünlük neyledir? Sadece ittika iledir. Yani Allah'a kim daha yakınsa o üstündür." dedi.
"Hudutlarımız dışında da bu alçaklara nefes aldırmayacağız"
Sınırlar içindeki terörist varlığını, tükenme noktasına getirdiklerine dikkati çeken Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Cudi'de bunları gömdük mü? Gabar'da gömdük mü? Kandil'de gömdük mü? Bestler Deresi'nde gömdük mü? Şimdi Bay bay Kemal, dirsek dirseğe tutuştuğu bu malum yapıyla hala yürümekten bahsediyor mu? Bunları yarın sandıklara gömüyor muyuz? Ha gayret. Hedefimiz, Cumhuriyetimizin yüzüncü yılı olan 2023 bitmeden Türkiye içinde tek bir eli kanlı terörist bırakmamaktır. Aynı şekilde hudutlarımız dışında da bu alçaklara nefes aldırmayacağız.
Sınır ötesi harekatlarımız sayesinde artık inlerinden başlarını çıkartamaz, kıpırdayamaz hale geldiler. Ne '14 Mayıs'tan sonra Afrin'i geri alacağız' diyen bölücülerin azgınlıkları, ne Suriye'deki güvenli bölgelerimizi teröristlere altın tepside sunmayı vadedenlerin gafleti, ne Kuzey Irak'taki askerlerimizi geri çekerek, terör örgütüne nefes aldırma projeleri, ne de bebek katillerini serbest bırakma, 6-8 Ekim hadisesinin azmettiricilerini sokağa salma planları bizi durduramayacak. "
Cumhurbaşkanımız Erdoğan şöyle devam etti:
"Selo ne diyor Selo? Bu Selo kim? Diyarbakır'da 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan o hain değil mi? Teröristin başı. Şimdi utanmadan, sıkılmadan mesajlar gönderiyor ve bay bay Kemal de 'Eğer Selo'yu serbest bırakmak istiyorsanız oyu bize vereceksiniz.' diyor. Bu hesabı yarın sormaya var mıyız? Ben size inanıyorum, Kürt, Türk, Alevi, Sünni demeden şimdiye kadar on binlerce anaya evlat acısı yaşatan bu canilerin kökünü içeride ve dışarıda kazıyacağız. Türkiye'yi bu terör belasından, ayağına vurulmuş bu terör prangasından mutlaka kurtaracağız. Ülkemizi böldürtmeyeceğiz."